İblis

İBLİS; Şimdiye kadar kuranda geçen İnsan melek, ve cin, kelimelerini Kuran’ın tanımladığı şekilde anlamaya ve anlatmaya çalıştık. Şimdi de iblis kelimesinin ne anlama geldiğini Kuran’dan anlamaya çalışalım.
 
İBLİS;İnsan karşısına çıkan her olay karşısında Her insana biri birine zıt iki ses gelmektedir. Bu seslerden biri takvadan birisi de fısk ve fücurdan gelmektedir. İşte bir adı nefis, bir adı fısk ve fücur olan bu ses insana kötülüğü fahşayı inkarı Allah’a baş kaldırmayı teklif olarak sunuyorsa mutlaka o iblisten gelen bir tekliftir. Şimdi Kuranın, iblis kelimesi üzerinde durduğu ayetlerden örnekler vererek aydınlatmaya çalışalım.
 
7/11- Andolsun, Biz sizi yarattık, sonra size suret (biçim-şekil) verdik, sonra meleklere: “Adem’e secde edin” dedik. Onlar da İblis’in dışında secde ettiler; o, secde edenlerden olmadı.
 
7/12- (Allah) Dedi: “Sana emrettiğimde, seni secde etmekten alıkoyan neydi?” (İblis) Dedi ki: “Ben ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın.”
 
7/13- (Allah:) “Öyleyse oradan in, orda büyüklenmen senin (hakkın) olmaz. Hemen çık. Gerçekten sen, küçük düşenlerdensin.”
 
7/14- O da: “(İnsanların) dirilecekleri güne kadar beni gözle(yip ertele.)” dedi.
 
7/15- (Allah:) “Sen gözlenip-ertelenenlerdensin” dedi.
 
7/16- Dedi ki: “Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı insanları saptırmak) için mutlaka Senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım.”
 
7/17- “Sonra muhakkak önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Onların çoğunu şükredici bulmayacaksın.”
 
7/18- (Allah) Dedi: “Kınanıp alçaltılmış ve kovulmuş olarak oradan çık. Andolsun, onlardan kim seni izlerse, cehennemi sizlerle dolduracağım.”
 
7/19- Ve ey Adem, sen ve eşin cennete yerleş. İkiniz dilediğiniz yerden yiyin; ama şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz.
 
İslam toplumlarında iblis hakkında ileri geri bir takım laflar edilmiş. Fakat iblisin ne olduğu konusunda net bir tanım getirememişlerdir. Eğer bir kelime Kuran’ın tanımladığı şekilde anlaşılamamışsa Kuran’da geçen diğer ayetlerde geçtiğinde anlam bütünlüğü bozulur. Fesat başlar. 
 
Eğer iblis insanlrdan ayrı bir varlık ise hemen insanın aklına şu soru gelir. İblis canlı mı? cansız mı? Eğer canlı bir varlık ise kıyamete kadar nasıl yaşasın? Canlıların evrensel yasalarda temel ve ortak özellikleri doğarlar büyürler ve ölürler. İblis bu tanımın içerisindeyse nasıl ölmeden kıyamete kadar yaşama hakkını elde edebiliyor.
 
O zaman İnsanın kendi içerisinde insan nesli devam ettikçe kendisinden sonrakilere devreden genetik bir varlık olsun ki yaşayabilsin. İşte Kuran’ın İblise insan yaşadıkça insanları kandırma izni verilmesi ve yaşama hakkı verilmesi dünyaya gelen her insanın bir deneme sürecinden geçmesini anlatmaktadır. Eğer her insanda iblis olgusu olmamış olsaydı insanlar da diğer melekler gibi olurdu. Ve denenmeye gerek kalmazdı. İşte ayet onu nasıl izah ediyor?
 
7/20- Şeytan, kendilerinden ‘örtülüp gizlenen çirkin yerlerini’ açığa çıkarmak için onlara vesvese verdi ve dedi ki: “Rabbinizin size bu ağacı yasaklaması, yalnızca, sizin iki melek olmamanız veya ebedi yaşayanlardan kılınmamanız içindir.”
 
İblis ile ilgili ayetleri konu ve Kuran bütünlüğü içerisinde değerlendirdiğimiz zaman Ne zaman iblis insan üzerinde bir teklif sonucunda yaratılışa muhalefet eden bir olumsuzluk olunca hemen şeytan kelimesi gündeme gelmektedir.
 
Adem ve eşinde iblisin teklifi olmamış olsaydı melekler gibi kendilerine kotlanmış olan görev dışına çıkamazlardı. Melekler konumunda olurlardı. Kuran’da kullanılan, hiç bir kelime,hiç bir kelimenin yerine kullanılmadığı gibi, hiç bir kelime de hiç bir kelimeden bağımsız değildir. bir örnek verecek olursak iblisin insan yaratılışına muhalefet eden ve yaratılış gayesinin dışına çıkmakla insanda görevlendirilen bir varlık olma nedeniyle insan yaratılışına muhalefet eden bir cinlerle özdeşleştirilmiştir.
 
18/50- Hani meleklere: “Adem’e secde edin” demiştik; İblis’in dışında (diğerleri) secde etmişlerdi. O cinlerdendi, böylelikle Rabbinin emrinden dışarı çıkmıştı. Bu durumda Beni bırakıp onu ve onun soyunu veliler mi edineceksiniz? Oysa onlar sizin düşmanlarınızdır. (Bu,) Zalimler için ne kadar kötü bir (tercih) değiştirmedir.
 
Bu ayette cinlerin ateşten yaratıldığı ile ilgili bir anlatımı sunmak için değil, burada cinlerin insanların yaratılış gayesine muhalefet eden bir davranışlarıyla iblisin de bu konuda insanı insanı yaratılış gayesinin dışarısına  çıkarmayı teklif sunmakla, Yaratılış gayesine yabancılaştırmayı telif sunmakla  cinlerdendi ifadesi kullanılmıştır.
 
Bu anlamda, iblis kelimesi cin kelimesi ile aynı olmadığı gibi, cin kelimesinden de bağımsız değildir. Cinlerin Temel özelliği iblisin ağacından nemalanarak insanı yaratılışta vermiş olduğu, “Rabbim Allahtır” sözüne muhalefet eden bir konuma taşıyan Varlığın ham maddesidir.
 
 
 
Bir kelime ve bir konu hakkında detaylara girdiğim zaman diyorlar ki sen yazılarını çok uzun yazıyorsun. kısa bilgilerle geçiştirsem de soru yağmurlarına yakalanıyorum. şimdilik iblis hakkında bu açıklamalardan sonra tekrar tarifini yenileyerek sonlandıralım.
 
İblis; Melekler kategorisinden olup, her iki yola gitme eğiliminde olan insanın şeytanın yolunda gitmesi için insana vesvese veren, teklif sunan, ve onu yaratılış gayesinden uzaklaştırmakla görevli bir melektir.
 
Diğer meleklerden onu ayıran özellik sadece kötülükleri fahşayı inkarı insana teklif sunmakla ayrılmaktadır. diğer iblisin dışında olan melekler insan hangi yola giderse gitsinler insan emrine inansın inanmasın kafir olsun mümin olsun hizmet etmekle görevlidirler.
 
İblis kelimesi, Kuran’da bir tanesi dolaylı olmak üzere, on iki yerde geçmektedir.
 
2/34-Ve meleklere: ‘Adem’e secde edin’ dedik. İblis hariç (hepsi) secde ettiler. O ise, diretti ve kibirlendi, (böylece) kafirlerden oldu.
 
İnsanı insan yapan ve insanları diğer varlıklardan ayıran temel özellik  insanın iki farklı yola gidebilme  eğilimiyle ayrılmaktadırlar.  Daha önce de belirttiğimiz gibi, her insana bir olay karşısında kendisine  o konu hakkında yapıp yapmama konusunda iki farklı ses veya teklif gelmektedir. Bu eslerden birisi takvadan  halk dilinde vicdandan, diğeri ise iblisten bir başka adı d nefisten gelmektedir.
 
O zaman İnsan hem takvadan gelen sese karşı hem de iblisten gelen sese karşı eğilimli nötr bir varlıktır. İnsanı denemeye tabi tutan ve insanı diğer varlıklardan temel olarak ayıran biri birine zıt olan iki olgudur. İblis ve takva olgusunu kaldırsan insan diye bir varlık düşünülemez. İblis insanın dışında bir varlık değil, İnsanın öz yapısında insan olma özelliğini taşıyan insanın sadece rabbani yoldan saptırmayı üslenen bir olgunun adıdır.
 
Yalan söylemeyi, inkar etmeyi, haklı bir nedene dayanmayan adam öldürmeyi haksızlık yapmayı, zina etmeyi  ve kötülüklerin bütününü insan iblis ile beraber olarak suçları işlemektedirler. Bunun karşılığında da İnsanlar güzellikleri  yaparken de takva ile beraber işlemektedirler. Her insanın yaptığı bir yanlış karşısında  yaptığın davranış yanlış diye uyaran bir mutlaka ses gelir işte o sesin adı takvadır.
 
İblisin İnsanların ölüp de diriltilecekleri güne kadar süre isteyip de verilmesi, İblis olgusunun insan oğlu var oldukça bu özelliğini sürdürüp gideceğini genetik olarak taşıması anlamında hüsnü tahlil sanatı yapılarak anlatılmıştır. İblis insanda var olmakla insan profili tamamlanmaktadır. Nasıl beden ile can birleştiği zaman insan hayatta yaşayabiliyorsa iblis ile insan hayatta kötülükleri yapabiliyorlar.
 
Sonuç olarak, İblis İnsan profilini tamamlayan üç ayaktan,   (Akıl, takva iblis) birini oluşturmaktadır. Tabiri caizse İblis insanın sadece r yolundan sapma eğiliminin dürtüsünü oluşturan bir olgu, bir melektir.
 
Doğrularım Allah’a yanlışlarım ise bana aittir.
 
ALİ RIZA BORAZAN
MERSİN ANAMUR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir